Haftalardır merakla beklenen Merkez Bankası faiz kararı 22 Haziran’da açıklandı. Merkez Bankası, politika faizini 27 ay sonra ilk kez yükselterek 6,5 puanlık artışla %15’e yükseltti.
Yeni belirlenen oran uluslararası piyasalardaki %20-25 beklentisinin altında kalınca döviz ve altında hızlı yükseliş yaşandı. Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten kararın ardından değerli bir açıklama geldi.
“Fiyat istikrarına odaklanan, finansal istikrarı koruyan, kurallara dayalı para politikası…”
Faiz kararının ardından Twitter’dan açıklama yapan Mehmet Şimşek, hükümetin Türkiye Yüzyılı vizyonunu somutlaştıran üç kavramın istikrar, inanç ve sürdürülebilirlik olduğunu söyledi. Şimşek, Merkez Bankası’nın aldığı kararda da değerlendirilmesi gereken çerçeveyi paylaşarak dolarizasyonu bir bela olarak değerlendirdi:
“Önümüzdeki dönemde izleyeceğimiz ekonomi politikamız bu kavramlar etrafında şekillenecek olup, temel vizyonumuz 85 milyon vatandaşımızın ve gelecek nesillerin daha müreffeh, barış ve güven içinde yaşamasını sağlamak, ekonomik bir dünya inşa etmek olacaktır. bireylerin ve bir bütün olarak toplumun mutluluğa ulaşmasını sağlayacak ortamdır.
Sürdürülebilir büyüme, refah ve kalkınma için vazgeçilmez bir ön koşuldur. Sürdürülebilir büyüme, bir yandan yatırım ve istihdam artışı, diğer yandan verimlilik artışı ile sağlanmaktadır. Yatırım ve istihdam kararları için en değerli belirleyici faktör öngörülebilirliktir. Finansman koşulları çok uygun olsa ve karlılık çok cazip görünse de öngörülebilirlik olmadan kalıcı yatırım ve istihdam artışı sağlamak mümkün değil. Öngörülebilirliği sağlayacak olan inançtır. Güven ancak kurala uygun politikalar uygulanarak elde edilebilir.
-Fiyat istikrarına odaklanan ve finansal istikrarı gözeten kural bazlı para politikası,
– Kamu kesimi finansal istikrarında istikrarlı bir yapı ve sürdürülebilir bütçe finansmanını amaçlayan kurala dayalı öngörülebilir maliye politikası,
– Piyasa ekonomisi, serbest kambiyo rejimi, açık ekonomi ilkelerine dayalı siyasi çerçeve
Türkiye’ye çok önemli bir sermaye akışı sağlayacak. Bu, yatırımların ve üretimin finansmanını çok daha kolaylaştıracak, Türk lirasının istikrara kavuşmasını ve sağlam bir para birimi haline gelmesini sağlayacaktır.
Paramızın istikrarı ve güvenilirliği dolarizasyon belasından kurtulmanın en etkili çözümü.
Son seçim beyannamemizde de belirttiğimiz gibi ekonomik ideolojimizin temeli, 2002 yılından bu yana iktidarda olan hükümetlerimizin ekonomi politikalarında yer almakta; girişim özgürlüğü, piyasa ekonomisi, açık kur rejimi, dalgalı kur sistemi ve enflasyon hedeflemesi modeli unsurlarıdır.
Bugün Merkez Bankası’nın aldığı karar bu çerçevede değerlendirilmelidir.”
